Yem fiyatlarındaki artış, kuraklık tehdidi ve ekonomik krizle birlikte iyice zor duruma düşen hayvancılık sektöründeki sorunlar Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla daha da belirgin hale geldi.  Maliyetleri her geçen yıl artan ama buna karşın kâr oranları da giderek azalan besiciler konuştu.

Yıllardır hükümet eliyle uygulanan yanlış politikalar Türkiye’de tarım ve hayvancılığı bitirme noktasına getirdi. Kurban Bayramı öncesinde hayvancılık sektöründeki hareketlilik, besicilerin sorunlarını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Her geçen yıl artan yem fiyatları, kuraklık tehdidi ve ekonomik krize bağlı olarak büyüyen sorunlar besicilerin belini iyice büktü. Tokatlı besiciler, hayvancılık sektöründeki kötü gidişatı anlattı. Maliyetlerin her geçen yıl daha da çoğaldığını ama kâr oranlarının da giderek azaldığını dile getiren besiciler, 2021 yılından sonra hayvancılığın ciddi düşüşe geçebileceğini belirttiler. 

“BESİCİLİK HER GEÇEN SENE DAHA KÖTÜ DURUMA GİDİYOR”

Tokat Turhal’da çocukluğundan beri besicilik yapan Bedri Karaerkek, Hayvancılık - Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hayvancılık sektörüne düşman gibi davrandığını belirterek, “Biz besiciler de bu ülkenin evladıyız. Hiçbir baba evladını sahipsiz bırakır mı? Biz besiciler 2016 yılında ekonomik krizle mücadele ederken gidip hayvan ithal ettiler, et ithal ettiler. İthalata ayırdıkları bütçeyi bize verselerdi, hayvancılık sektörü 6 ayda toparlanırdı. Ancak besicilik her geçen sene daha kötü duruma gidiyor. Ben yılda 10 bin torba yem veriyorum hayvana. Geçen sene 1 milyon TL yem parası verirken şimdi 1 milyon 500 bin TL yem parası vermem gerek. Ben bu zararı nasıl karşılayacağım? Geçen sene karkas etin kilosunu maksimum 39-40 TL’ye veriyorduk, şimdi 41-42TL. Benim geçen seneye oranla etten kârım kilo başına 1 TL. Nasıl devam edeceğim besiciliğe?” ifadelerini kullandı.

“BESİCİLERE YAPILAN YARDIMLAR BETONA GÖMÜLÜYOR”

Yıllardır hiçbir yetkilinin besicilerin sorunlarını dinlemediğini belirten Bedri Karaerkek, “Çiftçinin, besicinin sorunlarını dinlemek yerine yetkililerimiz spor salonu açılışına gidiyor. Besici hayvanlarla ilgili bir yanlışlık yaptığı zaman, bakanlık tarafından büyük yaptırımlara maruz kalıyor. Ama şimdi hayvancılık bitiyor, kimsenin umurunda değil. Biz devletten para istemiyoruz, hibe istemiyoruz. Bizim tek bir beklentimiz var, o da gider kalemlerimizde bir güvence olsun. Yem fiyatı her sene böyle artmayacak desin, artarsa da benim zararımı karşılasın. Devlet çiftçiye hibe diye ahır yaptırıyor. Hibe adı altında besicilere yapılan yardımlar yine betona gömülüyor. Çiftçiye, besiciye böyle yardım edilmez. Besicinin giderleri standartlaşsın, her sene büyük zamların altında ezilmeyelim, hayvana her türlü bakarız” diye konuştu.

“BU ŞARTLARDA BU İŞİ YAPMAK MÜMKÜN DEĞİL”

Bedri Karaerkek, “Bu sene saman fiyatları da yüksek, yem de aldı başını gitti. Üstüne diğer giderlerimiz de sürekli zamlanıyor. Sonuç olarak Kurban Bayramı’ndan sonra çoğu besici hayvancılığı bırakacak. Çünkü bu şartlarda bu işi yapmak mümkün değil. Sadece Tokat değil, tüm Türkiye’deki besici arkadaşlarım benim gibi. Herkes yıllardır sorunlardan şikâyet ediyordu ancak 2021 daha zor. Bu sene kurbana 250 hayvan getirdim. Gidince 100 hayvana bakabilirim ancak. Kurbandan kazandığım parayı yemciye vereceğim, samana vereceğim. Dayanacak gücümüz kalmadı” diyerek, hayvancılık sektörünün bitme noktasına geldiğini ifade etti.

“HAYVANCILIK DA BİTTİ, BİZ DE BİTTİK”

20 yılı aşkın bir süredir büyükbaş hayvan çiftliği işleten Mustafa Karaerkek ise, “Hayvancılık da bitti, biz de bittik. Etin kilosu da maksimum 40 TL. Eskiden 1 kilo ete 3 kilo yem alıyorduk, şimdi 5 kilo ete 1 kilo yem alabiliyoruz. 500 tane büyükbaş hayvana bakıyordum çiftliğimde. Şimdi 250 hayvana kadar düştüm. Çünkü her sene zarar ediyorum, her sene kârımı kaybediyorum. Bu sene benden canlı kilogram 25 TL’den hayvan istiyorlar. Kurban pazarlarında da canlı kilogramı 36 TL’den veriyorlar. Yani arada 11 TL’lik bir fark var. Ben masrafları, yemi, giderleri katınca hayvandan kâr edemiyorum ama aracı iki kat kazanıyor” açıklamalarında bulundu.

“BEN BESİCİLİĞİ BIRAKACAĞIM”

Mustafa Karaerkek, besicilikteki maliyetlerin fazla olmasından şikâyet ederek, “2019 yılında yemin torbası 60 TL, 2020 yılında 75 TL’ydi. Şimdi yemin torbası 163 TL olmuş. Bu sene sonbahara doğru samanın tonu da 2 bin 500 TL’yi bulacak. Ben 7 bin TL’ye besi için büyükbaş hayvan alıyorum. Bir senede 6 bin TL’den fazla o hayvanın bana yem ve saman maliyeti var. Çiftliğin de su, elektrik ve diğer giderlerle her ay 50 bin TL gideri var. Ben yıl içinde nasıl geçineceğim? Bu sene elimdeki büyükbaş hayvanları bitirdikten sonra ben besiciliği bırakacağım. Çünkü artık bu iş tamamen bana zarar olarak geri dönüyor. Besiciyi, çiftçiyi düşünen yok” dedi.